134. kez merhaba, Güzel yurdumun farklı yörelerinden bir araya gelerek ortaya koyduğumuz bu eserimizde yazının en güzel hâli olan şiirlerimizle, nesirlerimizle, çeşitli araştırma-derleme çalışmalarıyla karşınızdayız. Harflerin bir araya gelerek raks ettiği dizelerde sevgi, özlem ve umut duygularıyla hemhal olurken aynı zamanda kelimelerin bir araya gelip dizilerek güzelleşmesine şahit olacaksınız. Eserimizin

133. kez merhaba, Güzel yurdumun farklı yörelerinden bir araya gelerek ortaya koyduğumuz bu eserimizde yazının en güzel hâli olan şiirlerimizle, nesirlerimizle, çeşitli araştırma-derleme çalışmalarıyla karşınızdayız. Harflerin bir araya gelerek raks ettiği dizelerde sevgi, özlem ve umut duygularıyla hemhal olurken aynı zamanda kelimelerin bir araya gelip dizilerek güzelleşmesine şahit olacaksınız. Eserimizin

Kitap okumak şüphesiz herkese iyi gelir. Çünkü kitap sadece ciltli beyaz ya da saman sarısı sayfaları olan bir metin yığını değildir. Kitaplar ruhumuzu besleyen, içimizi yansıtan, göremediğimiz kör noktalarımızı aydınlatan bir ayna gibidir. Şiirler, hikayeler, anılar, renkli dünyalarla dolu uçsuz bucaksız bir sanat evreni… Özgürlüğün kapılarını açarak sonsuzluğa kanat çırpmamıza

Çiçekler açıyor bahar kapıda Çiğdemi zambağı tüterken Ömür gün gün doluyor Gülüm solmasın Dağlar göverdi Kırlangıçlar yazıda Leylekler sığırcıklar gelir Şenlenir baharla doğa koktukça Gerçek doğa sevgisiyle insanlar Elinden geleni yapmalı Güven verebilmeli Önce kendine Boyun eğmeden Başkasına değmedenDerdi tasayı hep yığmadan Bu Kitapta Yer Alan Kalemlerimiz Sibel Kılıç Muhammet

Sen yüzüme tebessüm, gönlüme ise ferahlıkKalbimin ortasında, bir aşk-ı muammasın… Vicdanım neyler çığlık atmaktan başkaSebebi ben isem ruhundaki yaranın… Çare arar iken buldum yine seniBoynuma şefkat dolu ellerin sarılsın… Sana olan yolculuğum ebediyet kokuluBu menzilin tamamı gözlerimle ıslansın… Saçlarına özlemim son bulur mu bir günDualarım seninle arş-ı alaya ulaşsın… Rüyalarım

Bir sabah kutlu bir uyanış ile uyanacağız. Şafak ayrı sökecek göğü yırtarcasına! Tur dağından ses gelecek! Cepheye sürülmüş rahvan atların nal sesleri gibi. Kudüs özgürlüğüne uyanacak! Kirpikleri nemli, gözleri boncuk, kundaktaki bebek gibi masum! Kurtulacak esaretten! Ama nasıl? Sadece mücahitlerin silahları yeter mi bu kurtuluşa? Düşmanlarının dahi adaletine güvendiği Selahaddin-i

Sanat ruhun aynasıdır. Duyguların ete kemiğe bürünmesidir. Hayatın yeniden yorumlanıp imbikten geçirilerek ürüne dönüşmesidir. Sanat, yazar ile okurun randevusuz buluştuğu, hasbihal ettiği bir duygu iklimi, ruhun sonsuzluğuna açılan bir kapıdır.Duyguların ruha, estetiğin göze şifa verdiği bir dünyanın iklimine seyahatin ta kendisidir,sanat.Bazen hissettiren, bazen öğreten… Otuz eğitimcinin gönüllerinden damlayan hüzmelerin birleşerek

Saygıdeğer Okurlar, Bu kitap, bir grup öğretmenin deneyimlerini ve birikimlerini paylaşmayı düşünmesinin yanı sıra, birlikte bir şeyler yapabilmeyi hayal etmesi sonucu ortaya çıktı. “Öğretmenler Odası” adlı eserimiz, sadece öğretici bilgilerle dolu değil; aynı zamanda şiirler, anılar ve birçok türde eserlerle öğretmenler odasının sıcak havasını teneffüs etmeniz için bir davettir. Bu

Öğretmen kitapları dizisi olarak Eylül 2022’de başladığımız yolculuğumuza kaldığımız yerden devam ediyoruz. 2023 yılını 15. kitabımızla bitiriyor ve 2024 yılını selamlıyoruz. “Son Mektup” adını verdiğimiz eserimizin daha birçok esere ilham olmasını diliyoruz ve geleceğimizin teminatı öğretmenlerimize bir tebrik nişanı olarak armağan ediyoruz. SAGE Yayınları Aralık 2023 Bu Kitapta Yer Alan

Biçerdöverlerin sustuğu, bizim artık tarlalarda değil köy odasının önündeki çeşmede oynamaya başladığımız günlerdi. Burası bizim en sevdiğimiz yerdi. Günün büyük vakti köy odasında oturan dedem namaz vakti yaklaştığı zaman dışarı çıkar bize seslenirdi. Bizde hemen abdestimizi alır, onunla birlikte camiye giderdik. Dönüşte dedem kâğıt bir külahın içinde leblebi ve kuru