Hayatta insanın sevildiğini bilmek büyük bir nimettir. O kadar şanslıyım ki etrafım varlığıyla güç veren insanlarla dolu. Fedakarlıklarıyla, emekleri ile ve sevgiyle beni büyüten yokluklarını bile düşünmekten korktuğum canım annem Hatice GÜNBA’ya ve canım babam Yaşar GÜNBA’ya, uzak şehirlerde olsak da desteğini hiçbir zaman eksik etmeyen kardeşim Havva KARAMAN’a kitap

Bu eserimde de bir önceki kitabımda olduğu gibi Türkçe derslerinde sorun haline gelen bir konuya değinmek istedim. Son yıllarda teknolojinin gelişmesi ile insanların yazı kabiliyetleri gittikçe azalmakta ve artık kendileri yerine yapay zekânın düşünmesini istemektedirler. Birçok yazıyı, raporu, ödevi, eseri yapay zekâ ve teknoloji ile oluşturmaktadırlar. Tabi ki gelişen teknoloji

Bu eserimde özellikle ilkokul ve ortaokul öğrencileri için sorun olan bir konuya değinmek istedim. Son yıllarda teknolojinin gelişmesi ile insanların yazı kabiliyetleri gittikçe azalmakta ve artık kendileri yerine yapay zekanın düşünmesini istemektedirler. Birçok yazıyı, raporu, ödevi, eseri yapay zekâ ve teknoloji ile oluşturmaktadırlar. Tabi ki gelişen teknoloji edebiyata da eğitime

Bilginin sınırı yoktur. Her geçen gün değişen ve gelişen dünya insanlara öğrenmek için yeni kavramlar ve olgular sunarken gelişen teknoloji de bu bilgilere ulaşmamızı kolaylaştırıyor. Dünya eğitim sistemleri günümüzde bilgiyi aktarmak yerine ona ulaşma yöntemlerini kavratmaya odaklanıyor. Ve var olan bilginin işlenmesi ve bir şekle sokulması için ortamlar düzenliyor. Öğrenciler

Kelimelerle düşünür, kelimelerle yaşarız. İletişim için onlara muhtacız. “İnsan isimleri unuttuğu gibi kelimeleri de unutur. Kişinin kelime dağarcığı sürekli gübrelenmeye ihtiyaç duyar, yoksa ölür.” der Evelyn Waugh. Her yeni kelime yeni kapılar, yeni bakış açıları demektir. Aldous Huxley’in “Kelimeler hayatımızda çok büyük bir rol oynar ve bu nedenle en yakından

Sözcükler… Bir dili öğrenmeye başlarken kullandığımız yapı taşları. Beynin düşünce dünyasını, hayal gücünü büyüten büyülü sesler… Her dilin fonetiği o dilin gücünü ve insanlara ulaşma şeklini belirler. Bazı diller gırtlaktan konuşmayı, bazı diller üst damak seslerini, bazı diller de dudak seslerini ön plana çıkarır. Bu seslerle sözcükleri ve dil yapısını

Medeniyeti yüzlerce binlerce yıl önceye dayanan milletlerin kültürel birikimleri kendini yazılı metinlerde, tarihi eserlerde, sözlü edebiyatta ortaya çıkarır. Nitekim yapılan kazılarda ve anlatılarda ortaya çıkan medeniyetlerde Türklere ait izler günümüze ulaşmaktadır. Yine binlerce yıl tarihi olan Çin kaynaklarında Türklerden bahsetmektedir. Var olan bu geniş kültürel birikim Türk tarihinin ve edebiyatının

Medeniyeti yüzlerce, binlerce yıl önceye dayanan milletlerin kültürel birikimleri; kendini yazılı metinlerde, tarihi eserlerde, sözlü edebiyatta ortaya çıkarır. Nitekim yapılan kazılarda ve anlatılarda ortaya çıkan medeniyetlerde Türklere ait izler günümüze ulaşmaktadır. Yine binlerce yıl tarihi olan Çin kaynaklarında Türklerden bahsetmektedir. Var olan bu geniş kültürel birikim Türk tarihinin ve edebiyatının

Öğretmenlik bizler için kelimelerle tarif edilen meslek olmaktan ziyade çeşitli yaşamların, duyguların bir arada olduğu insan yaşamına direkt etki eden bir olguyu ifade eder. Her öğretmen, sınıfa girdiği andan itibaren karşısında değişik yaşamlar ve duygular olduğu ve bu yaşamlara etki ettiğini bildiği için mesleğini sadece meslek olarak görmemektedir. Bu nedenle

Projemize başlamadan önce yazılar hep sonuca varıyor ve bir yerde burası olmamış dedirtiyordu. Birkaç hafta sonra, “Neden sonunu biz getiriyoruz, okuyan sonlandırsın her okuyanın kendi finali kendi mekânı, kendi hayali olsun.” dedik ve yeniden başladık. İlerledikçe yazdığımız yazıların sonlarını kendimiz de merak ettik ama tamamlamadık. Her hikayemizi yaşamın bir parçası