Saygı Öztürk – Menzil

Çok sayıda ödül sahibi gazeteci – yazar Saygı Öztürk, yakın dönem siyasi ve ideolojik olaylarla ilgili yaptığı araştırmalarla biliniyor. Yaptığı araştırmalar toplumun bir kesimini memnun ederken, bir başka kesimi ise memnun etmiyor. Öztürk’ün çalışmalarına ideolojik ve siyasi fikirle bakmamak, daha çok insan hakları ekseninde bakmak gerekiyor.

Ülkemizde çok sayıda tarikat ve cemaat var. Bir vatandaş olarak tarikat ve cemaatlerin olmasına karşı çıkmıyorum. Ancak tarikat ve cemaatlerin daha iyi denetlenmesi gerektiğini düşünüyorum. Tüm tarikat ve cemaatler vakıf statüsüne alınarak para akışları kontrol edilmeli. Diyanet işleri başkanlığı tarafından dini çalışmaları, kitapları, sohbetleri incelenerek dine uygunluğu denetlenmeli. Olumsuz olayların ancak bu şekilde önüne geçilebilir.

Diyanet işleri başkanlığının 2019 yılında hazırladığı bir rapor ülkemizde tarikat ve cemaatleri inceliyor. Bu rapora göre ülkemizdeki tarikat ve cemaatlerde, dinin özünde olmayan birçok uygulama var. Bazılarında ise para akışları çok şüpheli. Bu rapor gizli tutulmasına rağmen bir şekilde ortaya çıkarıldı ve bildiğim akdarıyla diyanet işleri başkanlığı tarafından da reddedilmedi. Ayrıca bu raporun sonuçlarına göre herhangi bir tarikat ve cemaat hakkında da işlem yapılmadı.

Bütün tarikat ve cemaatleri zan altında bırakmadan ifade etmek gerekir ki denetleme yapılması şart. Ekonomik, dini ve yapısal denetlemeler olmadan olumsuz durumların yanşamasının önüne geçilemez. Saygı Öztürk, Menzil cemaati diye bilinen Adıyaman’daki cemaati ziyaret ediyor ve orada gördüklerini ve çıkarımlarını “Menzil” eserinde okuyucularına sunuyor. Eserde, dinin muhtevasında bulunmayan bazı uygulamaların Menzil cemaati içerisinde yapıldığına dair ifadeler yer alıyor.

Bu konuda, Menzil cemaati özelinde olmadan bir genelleme ile görüşlerimi paylaşmak istiyorum. Bir vatandaş olarak tarikat ve cemaatlerin maddi çıkarları ön plana almaması, devlet ve siyasi partiler tarafından desteklenmemesi, para akışlarında usulsüzlük olmaması, kamuda torpil ve iltimasa yol açmaması, şeffaf olması, İslam’ın özü olan Kuran ve Hadisten kopmaması, hurafeler içermemesi gerektiğine inanıyorum. Tarikat ve cemaatler elbette olabilir, olmalıdır da. Ancak daha iyi denetleme ve inceleme ışığında varlıklarını sürdürmeliler.

Kitap İncele