Gökyüzünde bir eksik vardı… Bir sabah Lila, en sevdiği mavi montunun bile griye döndüğünü fark etti. Çivit ve Safir’le birlikte çıktıkları yolculukta, mavinin izini süren birer dedektife dönüştüler. Market raflarından deniz dalgalarına, ormanlardan göllere kadar her yerde maviyi aradılar. Ama bu yalnızca maviyi arama serüveni değildi; kaybolan umudu, hayalleri ve

Gökyüzü bazen bembeyaz olur bazen pırıl pırıl mavi… Bazen pamuk gibi yumuşak bulutlar süzülür üstünden, bazen de gri bulutlar hızla geçip gider. İşte o gökyüzünde, diğerlerinden biraz daha küçük, biraz daha yavaş ve çokça meraklı bir bulut yaşardı. Adı Mavi’ydi. Yayın Tarihi 2025-09-21 Baskı Sayısı 1. Baskı Dil Türkçe Sayfa

Sevgili öğrenciler, öğretmenler ve veliler, “Mavi Yeşil Okul Projesi” ile çıktığımız bu yolda, doğayı seven, koruyan ve yaşatan bir nesil yetiştirmeyi hedefliyoruz. Bu dergi, projemizin bir yansıması olarak, bugüne kadar yaptıklarımızı, öğrendiklerimizi ve gelecek hedeflerimizi sizlerle paylaşmak için hazırlandı. Unutmayalım ki yarının dünyası bugünkü adımlarımızla şekillenecek. Her bir fidan, her

Milli Eğitim Bakanlığı, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli hedefleri doğrultusunda öğrencilere kaynakların verimli kullanımı, enerji tasarrufu ve sürdürülebilir yaşam bilincinin kazandırılmasını teşvik etmek amacıyla “Enerji Dostu Mavi Yeşil Okul” projesini başlatmıştır. “Enerji Dostu Mavi Yeşil Okul” Projesi, okullarda enerji verimliliğini artırmayı, doğal kaynakları bilinçli kullanmayı ve öğrencilere çevre bilincini kazandırmayı hedefliyor.

Aç kalan köpeğe,Yemek vermektir.Engelli bir insana,Yardım etmektir.Merhamet ne güzel,Ne güzel şeydir.Yaralı bir kuşa,Su içirmektir.Savaştan kaçana,Kucak açmaktır.Doğayı koruyup,Ağaç, dikmektir.Merhamet ne güzel,Ne güzel şeydir. Yayın Tarihi 2025-09-16 Baskı Sayısı 1. Baskı Dil Türkçe Sayfa Sayısı 72 Cilt Tipi Amerikan Cilt Kâğıt Cinsi 70 gr Enzo Boyut 13,5 x 21 cm Tür Şiir

Yıllardır hazırladığı antolojilere katıldığım Dr. Enes Başak 2019 yılında benden 50-60 kadar şiirimi kendisine göndermemi istedi. Aynı yılın Temmuz ayında, gönderdiğim şiirleri toplu hâlde basarak bana hediye etti. Dilek’çe “İnce Sızı” adını taşıyan bu kitap az sayıda (11 adet) basıldığından okurla buluşamamıştı. Şimdi, altı yıldır kitaplığımda bekleyen Dilek’çe “İnce Sızı”yı

Her insanın ömrü, geride bıraktığı hatıralarla anlam kazanır. Kimi hatıralar bir tebessüm bırakır, kimileri gözlerimizi yaşartır; ama her biri gönlümüzde derin izler taşır. “Gurbet Kuşu” işte böyle bir hatıra yolculuğunun adı… Yıllarını imamlık görevine adamış; camilerde, köylerde, kasabalarda insanlara yol göstermiş bir gönül insanının, hayatının en değerli kesitlerini yüreğinden süzerek

Kuyunun kendisi olduysa insan, Elini uzatıp kendini yorma. Karanlığı mabet bildiyse insan, Ateşi uzatıp kendini yorma. Paslanmış gönüller bilmez cilayı, Marifet bilirler türlü hileyi. Kul kendi eliyle bulur belayı, Devayı uzatıp kendini yorma. Arif olan canlar gönül eridir, Cümle cemi hatalardan beridir. Sükutun mihengi söz cevheridir, Sözünü uzatıp kendini yorma

Sevgili Okur, Bazı hikâyeler yalnızca yaşanmaz, aynı zamanda suskunluğun heybesinde taşınır. Bu hikâye; bir ülkenin, bir dönemin ve en çok da bir insanın yüreğinde büyüyen sessiz sarsıntıların izini sürüyor; darbenin gölgesinde büyüyen bir çocuğun; yıkılmış ideallerle, yarım kalmış cümlelerle ve umutla örülmüş hayallere erişme mücadelesinin izlerini taşıyor. Burada anlatılan, sadece

Taş, yalnızca taş değildir. Bir köprünün kemerinde, bir caminin kubbesinde, bir medresenin duvarında; her taşın ardında bir insan nefesi vardır. Bu kitap, Anadolu’nun dört bir yanındaki tarihi yapıların ardına saklanan insan hikâyelerini anlatmak için yazıldı. Her bölümde okuyacağınız hikâyeler, tarihin yalnızca kronolojilerden ibaret olmadığını; aynı zamanda insanın emeği, inancı ve