İbn Teymiyye – Allah’ın Dostları İle Şeytanın Dostları Arasındaki Fark

İbn Teymiyye için tasavvuf düşmanı olduğunu söyleyen kişiler ve çevreler bulunmaktadır. Oysa İbn Teymiyye, ömrünü bidatlerle mücadeleye adamış, İslam’ı Kuran ve hadis çerçevesinde değerlendirmiş, Kuran ve hadiste bulunmayan şeyleri reddetmiş bir isimdir. Kendisi asla tasavvuf düşmanı olmamış, başta Cüneyd-i Bağdâdî olmak üzere tasavvufun büyüklerini eserlerinde övmüştür. İbn Teymiyye’nin eleştirdiği isimler daha ziyadesiyle İslam’ı ve felsefeyi birleştirmeye çalışırken dinin özünden uzaklaşan kişilerdir. İbn Teymiyye’nin eleştirdiği isimler arasında İbn-i Sina ve Muhyiddin İbnü’l-Arabî de yer almaktadır.

“Allah’ın Dostları İle Şeytanın Dostları Arasındaki Fark” eserinde İbn Teymiyye, Allah’ın  ve şeytanın dostlarının özelliklerini açıklar. İbn Teymiyye’ye göre, bir kişi her ne kadar görünüşte ibadeti ve ilmi ile Allah’ın dostu gibi görünse de, eğer Kuran ve sünnete muhalif davranıyorsa o kişi şeytanın dostudur. Allah’ın dostluğu Kuran ve sünnete uymayı zorunlu kılar.

İbn Teymiyye, kişilerin göstermiş olduğu kerametlerin o kişinin Allah’ın dostu olduğunu ispat etmediğini söyler. Çünkü bazı kişiler şeytan ve cinler vasıtasıyla keramet olarak adlandırılan davranışlar gösterebilir. Keramet göstermek, Allah’ın dostluğunu gösteren tek başına bir kriter değildir. Bir kişi ne kadar keramet gösterirse göstersin, Kuran ve sünnete uygun davranmıyorsa o kişi ancak şeytanın dostudur. Gösterdiği kerametler de şeytan ve cinlerin kendisine olan yardımıdır.

Günümüzde bazı cemaat ve tarikat liderleri, her ne kadar keramet gibi davranışlar gösterse de yaptıklarıyla Allah’ın dostu olmadıklarını ispat etmektedirler. Bunu 750 sene kadar önce ispat eden ise İbn Teymiyye’dir. Kerametten önce Kuran ve sünnet gelir.

Kitap İncele