Bağışlayın onu
Zaman zaman
Durgun sularla
Ve boş mezarlarla
Varlığının dertli bağını unutan
Ve yaşamaya hakkı olduğunu
Aptalca sanan onu
Bağışlayın onu
Kışkırtmanın uzak arzusunun
Onun kâğıttan gözlerinde eridiği
Bir portrenin farksız öfkesini
Bağışlayın onu
Tabutunda baştanbaşa
Ayın kızıl akışının geçtiği
Ve gecenin ters kokularının
Vücudun bin yıllık uykusunu
Kaçırdığı onu