Yakın zamanda ikinci kitabını okuduğum Sait Faik Abasıyanık’ta dikkatimi çeken önemli bir durum var. Abasıyanık ısrarla: “geçimimi sadece yazarak kazanmak istiyorum” diyor. Bir yazarın bu muhayyile ile yaşaması, günlük hayatını, harcamalarını buna göre şekillendirmesi çok önemli. Abasıyanık yeri geldiğinde ihtiyaçlarını kısar, nefsinin isteklerini yazarak kazandığı paranın miktarına göre dizginler. Bu durum beni çok etkiledi. “Lüzumsuz Adam” eserinde Abasıyanık konuları birbirinden bağımsız olan 14 öyküsüne yer verir. Hayatın içinden konu ve kahramanları ile Abasıyanık’ın öykücülüğü, gerçekleşmesi imkânsız tasavvurlar değil, hemen her gün yaşanabilen olaylardır. Edebi ustalığını sıradanlığın içinde yaşatır. Eserleri bu yönüyle Mustafa Kutlu’nun eserlerini anımsatır. Kendisiyle birlikte okuyucularını da yetiştiren Abasıyanık, daha fazla okunmalı, araştırılmalı ve dimağlara nakşedilmelidir.
Tüm Kategoriler
- 100 Temel Eser
- Anlatı
- Antoloji-Derleme
- Araştırma
- Bilimkurgu-Fantazya
- Biyografi-Otobiyografi
- Çocuk Kitapları
- Deneme (çeviri)
- Deneme (yerli)
- Din
- Düşünce
- Edebiyat Haberleri
- Edebiyat Yazıları
- Eğitim
- Felsefe
- Hiciv-Mizah
- Hikaye (çeviri)
- Hikaye (yerli)
- Hitabet-Söyleşi
- İnceleme
- İslam
- Kişisel Gelişim
- Mektup
- Mitoloji
- Oyun
- Polisiye
- Popüler Bilim
- Psikoloji
- Roman (çeviri)
- Roman (yerli)
- Röportaj
- Senaryo
- Şiir (çeviri)
- Şiir (yerli)
- Siyaset
- Siyaset Felsefesi
- Tarih
- Tarihi Roman
- Tasavvuf
- Tiyatro
- Turizm/Gezi
- Uncategorized
- Yayınlarımız
- Yazar Röportajları